Haber Ankara - 'Başbakan Türk Halkından Özür Dilemeli'

"BAŞBAKAN TÜRK HALKINDAN ÖZÜR DİLEMELİ"
BAYKAL, ASKERİ SAVCILIĞIN KARARINI YORUMLADI 25.06.2009 13:59
Kamuoyunda uzun bir süreden beri ortaya atılan iddiaların bir belgeye mi dayandığı, yoksa bir komplo mu olduğu konusunda bir tartışma yaşanıyordu. Bu doğrultuda Genelkurmay Askeri Savcılığı derhal harekete geçti. Genelkurmay Başkanı emir komuta zinciri içinde böyle bir belgenin söz konusu olmadığını ifade etti. Ancak yine de belgenin altında imzası olduğu iddia edilen TSK mensubu araştırmaya alınmıştır. Dün yapılan açıklamada da bunun bir belge olmadığı anlaşılmıştır. Bu karar şaşırtıcı olmamıştır. Hukuçularımızın yaptığı açıklamalrla Genelkurmay'ın açıklaması ve vardığı karar paralellik göstermiştir. Bu çok öenmli bir aşamadır. Ortada incelenmesi gereken birşey var. Bu kimler tarafından yapılmış bir komplodur? Bu kadar kamuoyumuzu derinden etkileyen, herkesi ayağa kaldıran böyle bir iddianın komplo olarak değerlendirilmesi kaçınılmaz olmuştur. Bu komloyu kimler niçin yapmıştır? Bu komployu yapma imkanını onlara kimler yaratmıştır? Bu komplonun daha önce ortaya atılan benzer komloılarla ilişkisi nedir? Bu kararı yeterli görmeyenler, askeri savcılığı yeterli görmeyenler olacaktır. Bunu kim çözecekse, hangi hukuki kurum yapacaksa derhal bunu yapmalıdır. Bunu yapıncaya kadar da herkesin askeri savcılığın aldığı karara saygı göstermelidir. Başbakan bugün yaptığı açıklamada konunun sivil yargıda devam edeceğini söyledi. Bizden de destek istedi. Genelkurmay'ın üzerine düşeni yapması gerektiğini söyledi. Bu da gösteriyor ki Başbakan, karardan tatmin olmamış. Genelkurmay zaten üzerine düşeni yapmış, araştırmış. Bunun bir belge olmadığı hukuki olarak ortaya çıktıktan sonra Başbakan'ın bizden yardım istemiş olmasını ilgiyle karşılıyorum. Ama Başbakan bu noktaya çok geç gelmiştir. Keşke Başbakan Şanlıurfa kongresinde esip gürlerken bizden görüş almaya çalışsaydı. O zaman Başbakan'ın böyle bir kaygısı yoktu. Elindeki belgenin gerçek olduğundan emindi. Şimdi bizden yardım bekliyor. Geç kalmıştır Sayın Başbakan. Geldiğimiz noktada ağır bir tahribat ortaya çıkmıştır. Bu kağıda dayanarak ağır iddialar, ithamlar ortaya çıkmıştır. Bu kağıdı belge olarak kabul edip avcılığa suç duyurusunda bulunulmuştur. Bu tablo karşısında Başbakan toplumdan özür dilemelidir. Haksız bir şekilde devletin kurumlarına yönelik ağır ithamlarda bulunduğu için toplumdan özür dilemelidir. Bu gelinen noktada Başbakan, bu bir belge olmadığına göre komloyu aydınlatmalıdır. Nasıl olmuşta TSK'ya karşı böyle bir komlo belgesi ortaya atılmıştır ve Başbakan'ın bile ciddiye alacağı bir aşamaya gelmiştir. Bu komloyu hazırlayanlar oraya nasıl gelmişlerdir? Bu olanağı kimler onlara vermiştir? Bunların tümünü değerlendirmek gerekir. Hep darbe açmazı. Eğer belge doğruysa askeri darbe tehlikesi olur. Ama komplo ise sivil darbe söz konusu. Türkiye'de hep bir darbe tartışması var. Eğer hükümet darbe ile mücadele etmek istiyorsa biz önünde hangi engel varsa aşması için destek olacağımızı belirttik. 12 Eylülle hesaplaşma çalışmalarında eğer geçici 15. maddee önünde engel oluşturuyorsa biz kendisine destek vereceğimizi söyledik. Yeter ki siz samimi olun. Gereğini yapmaya hazır olun. Bizim bu tavrımız partimizin resmi kurumsal tavrının bir uzantısıdır. Biz 1987'den bu yana bu doğrultuda mücadele ediyoruz. Bu maddenin kaldırılması için resmi başvurularımız var. Başbakan'ın bu çağrımıza yönelik yakışıksız ifadelerini üzüntüyle karşıladım. 'Sululuk' demesini Başbakan'a yakıştıramadım. Başbakan'ın öncelikle kendisinin ciddi olması lazım. Bizim bu konudaki tavrımız mikrofon uzatıldığında değildir. Bu konudaki kurumsal tavrımız çok nettir. Başbakan Grup Başkanvekilleri konuşsun dedi. Biz de hemen görüşmeye gittik. CHP'nin bu konudaki ciddiyetini resmen ifade ettik. Başbakan da eğer samimiyse bu konuda biz hazırız. Ama eğer Sayın Başbakan kaytarmak istiyorsa bunu kimseye yüklemeye kalkmasın. Bu arada MHP'nin de bu konuda olumlu tavır benimsediğini ve bunu da Ak Parti'ye ilettiğini söylemek istiyorum.